بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّح۪يمِ

قَالَ تَٱللَّهِ إِن كِدتَّ لَتُرْدِينِ ﴿٥٦

(Ve ona) dedi ki: «Allaha yemîn ederim, sen az kaldı beni de muhakkak helak edecekdin».

– Hasan Basri Çantay

وَلَوْلَا نِعْمَةُ رَبِّى لَكُنتُ مِنَ ٱلْمُحْضَرِينَ ﴿٥٧

«Eğer Rabbimin ni'meti olmasaydı ben de (seninle beraber cehennemde) haazır bulundurulanlardan olacakdım».

– Hasan Basri Çantay

أَفَمَا نَحْنُ بِمَيِّتِينَ ﴿٥٨

(58-59) «(Bak), biz ilk ölümümüzden başka bir daha ölmeyecek, biz azaba da uğratılmayacak değil miymişiz?»

– Hasan Basri Çantay

إِلَّا مَوْتَتَنَا ٱلْأُولَىٰ وَمَا نَحْنُ بِمُعَذَّبِينَ ﴿٥٩

(58-59) «(Bak), biz ilk ölümümüzden başka bir daha ölmeyecek, biz azaba da uğratılmayacak değil miymişiz?»

– Hasan Basri Çantay

إِنَّ هَٰذَا لَهُوَ ٱلْفَوْزُ ٱلْعَظِيمُ ﴿٦٠

Muhakkak ki bu, büyük kurtuluşun ta kendisidir.

– Hasan Basri Çantay

لِمِثْلِ هَٰذَا فَلْيَعْمَلِ ٱلْعَٰمِلُونَ ﴿٦١

Artık çalışanlar da bunun gibi (bir murad için) çalışmalıdır.

– Hasan Basri Çantay

أَذَٰلِكَ خَيْرٌ نُّزُلًا أَمْ شَجَرَةُ ٱلزَّقُّومِ ﴿٦٢

Böyle (bir ni'mete) konmak mı hayırlı, yoksa zakkum ağacı mı?

– Hasan Basri Çantay

إِنَّا جَعَلْنَٰهَا فِتْنَةً لِّلظَّٰلِمِينَ ﴿٦٣

Hakıykat, biz onu zaalimler (kâfirler) için bir fitne (imtihan) yapdık.

– Hasan Basri Çantay

إِنَّهَا شَجَرَةٌ تَخْرُجُ فِىٓ أَصْلِ ٱلْجَحِيمِ ﴿٦٤

Şübhesiz ki o, çılgın ateşin dibinde (bitib) çıkacakdır.

– Hasan Basri Çantay

طَلْعُهَا كَأَنَّهُۥ رُءُوسُ ٱلشَّيَٰطِينِ ﴿٦٥

Ki tomurcukları şeytanların başları gibidir.

– Hasan Basri Çantay

فَإِنَّهُمْ لَءَاكِلُونَ مِنْهَا فَمَالِـُٔونَ مِنْهَا ٱلْبُطُونَ ﴿٦٦

İşte hakıykat onlar bundan yiyecekler, bu suretle karınlarını bundan dolduracaklar.

– Hasan Basri Çantay

AYARLAR
Okuyucu